10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla Kocaeli’deki basın mensuplarını kahvaltılı programda ağırlayan BBP İl Koordinatörü Metehan Küpçü, “Bize her bilgiyi ulaştıran, gece gündüz demeden çalışan gazetecilerimizin 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutluyorum. Basın bizim her şeyimizdir” dedi- kocaelikent

Büyük Birlik Partisi (BBP) Kocaeli İl Koordinatörü Metehan Küpçü, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’ne özel Kocaeli basınını kahvaltılı programda ağırladı. Kocaeli Üniversitesi Umuttepe Kampüsü’nde açılan Alperen Ocakları Ücretsiz Aşevi’nde düzenlenen programa Kocaeli Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Öziri ve basın mensupları katıldı.

“ÜNİVERSİTEMİZDE OKUYAN ÖĞRENCİLERİMİZE ÜCRETSİZ YEMEK VERİYORUZ”

Üniversite öğrencileri için kurdukları Alperen Ocakları Aşevi’nin öğrenciler için çok faydalı olduğunu ifade eden Küpçü, “Bugün Regaip Kandilimiz, tüm İslam alemine ve hayırlara vesile olsun inşallah. Filistin’de hayatını kaybeden kardeşlerimize Allah’tan rahmet kalanlara şifa dilerim. 10 Ocak Çalışan Gazeteciler için düzenlediğimiz bu programa teşrif ettiğiniz için hepinize teşekkür ederim. Sizleri aşevimizde ağırlamak istedik. Burada günde 3 bin öğrencimize ücretsiz yemek ikramı yapıyoruz. Bir de derslerine çalışabilmeleri için bilgisayar, öğrencilerimizin stres atmaları için oyun çeşitleri bulunuyor. Burada bizim amacımız geçmişini görmeden geleceğini bilmeyen nesiller yetişmesini önlemek. Biz de burayı kurarak bir adım attık” şeklinde konuştu.

“BİZ ÖĞRENCİLERİN SİYASİ GÖRÜŞE BAKMIYORUZ”

Küpçü sözlerinin devamında, “Bugün ne yazık ki 3 kardeşimizden biri kendini deist olarak adlandırıyor. Yarınlarımıza yön verecek bir yer oluşturduk. Burası siyasi bir kurum değil burası vakıf. Buraya her öğrenci gelebilir, sağcı mısın solcu musun kimse soramaz, kimseyi de ilgilendirmez. Aşevimiz, 1 yıldır ücretsiz hizmet veriyor. Gelip burada hem karnını doyurabilirler hem de derslerini çalışabilir. Öğrencilerimiz o zaman dedi ki burada neden ücret alınmıyor acaba bizi siyasete çekmek için mi? Ama bunu yapmadık çünkü amacımız burada siyaset değildi, onlar da bunu gördüler. Burası hemen kapanır dediler ama kapanmadı ve 1 yılı doldurdu. Yarınlarda tam bağımsız Türkiye’yi inşallah inşa edeceğiz” ifadelerini kullandı.

“CUMHUR İTTİFAKI OLARAK 13-0 YAPACAĞIZ”

Yerel seçim çalışmasını sürdürdüklerini söyleyen Küpçü, “Cumhur İttifakı ile seçim çalışması da yapıyoruz. Cumhur İttifakı olarak Büyükşehirimizle beraber inşallah 13-0 yapacağız” dedi. Gazeteciler için düzenlediği programdan ötürü Küpçü’ye teşekkür eden KOGACE Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Öziri, “Buraya 10 ay evvel gelmiştik çok güzel bir ortam olduğunu gördük. Ne yalan söyleyeyim biz de başkaları gibi bir iki aya kapanır dedik ama kapanmadı bir yılı devirdi. Kocaeli’nin en hayırlı projesi diyorum. Bu yoğunluğumuzda Metehan Başkanımız bu programı organize ettiği için buraya gelmeyi kendimize görev bildik, kendisine teşekkür ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Dünya Sulhu ve İslâm Barış Çağrısı Hilf-ul Fudül … “Güçsüzün, yoksulun, yetimin, dulun, mazlumun, devletin teminatı altında olduğu; Halife-i Müslüminin sırtında yoksula nevale taşıdığı… kurdun ısırdığı koyunun hesabının devletten sorulduğu, hizmetlinin efendi ile aynı sofraya oturduğu…” ayrıntılar hayaldefterim de…
M. Emin DEMİRÇİN

Dünya Sulhu ve İslâm Barış Çağrısı Hilf-ul Fudül

İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ne, Mekke’de yerli olsun yabancı olsun zulme uğramış kimse bırakmayacağız Zulme meydan vermeyeceğiz, Mazlumlar zalimlerden hakkını alıncaya kadar mazlumlarla beraber hareket edeceğiz. Denizlerde su kalmayıncaya, Hira ve Sevr dağlan yerlerinden kopup silininceye. Ka’be’ye istilam ibadeti ortadan kalkıncaya kadar ahdimizde sebat edeceğiz.

Mekke’de bir evde toplanan uluların faziletin (Hilf-ul Fudul)den sonra bir asr-ı saadet doğmuştu. Güçsüzün, yoksulun, yetimin, dulun, mazlumun, devletin teminatı altında olduğu; Halife-i Müslüminin sırtında yoksula nevale taşıdığı… kurdun ısırdığı koyunun hesabının devletten sorulduğu., hizmetlinin efendi ile aynı sofraya oturduğu; çalıştırılana gerçek hak ettiğinin alnının teri kurumadan verildiği; mülkiyetin haysiyetin, ve ırzın korunduğu; tek ve toplu köleliğin kalktığı hazinenin kilitsiz, nöbetçisiz muhafaza edildiği; soy ve renk hakimiyetinin sona erdiği; Müslümanlarla Musevilerin aynı “şehir devlet” te emniyetle yaşadıkları bir asr-ı saadet..

Böylece sosyal barışın, siyasi barışın, iş barışının, aile barışının iç ve dış barışın sağlandığı bir ortam doğurmuştur.

Buna karşı 1789 demeci neyi getirdi? İslâmiyet bir dindir. Sadece Hukuk, sadece itikat, sadece ibadet hatta sadece muamelat değildir, bir dindir, bütün bir hayat nizamıdır.

Sonuç olarak Veda Hutbesi’ndeki lahuti seda ile; Resulullah (S.A.V.) insanın yolunu temizleyip ona fikri tekamülün ve medeniyetin yolunu açmıştır.