Erciyes Dağı-Doğa harikası Türkiye’nin 5’inci büyük dağı … Doğa harikası, her mevsim bembeyaz zirvesiyle bulutlara uzanan Erciyes Dağı’dır. 30 milyon yıl önceki patlamaları sayesinde Kapadokya’nın oluşmasını sağlayan Erciyes (3917 m) sönmüş bir volkandır. ayrıntılar kent defterinde…

Erciyes Dağı-Doğa harikası Türkiye’nin 5’inci büyük dağı

Kış turizmi ve yayla şenliğinin merkezi…

Erciyes Dağı; bulutları delen zirvesi, tepesinden eksik olmayan karı ve insana ilahi duygular sunan azameti ile Kayseri’nin sembolüdür. İç Anadolu Bölgesinin birinci, Türkiye’nin 5. büyük dağı unvanına sahip olan Erciyes Dağı hem kış turizmi hem dağ tırmanışı hem de yayla turizmi bakımından yılın her döneminde önemini korumakta ve ziyaretçi akınına uğramaktadır.

Roma İmparatorluğu döneminde ismini antik Yunanca Argaeus kelimesinden alan Erciyes Dağı, Kayseri’nin 20 km güneyinde Türkiye’nin en güzel ve görkemli dağlarından biridir. 3.917 metre yüksekliğindedir. Erciyes Kayak Merkezi, tüm altyapısını kış ve yaz mevsimlerine hazır olup tüm yıl boyunca spor aktivitelerine açıktır. Erciyes ziyaretçileri için dört duyunun tamamı için bir kazan-kazan, çünkü nadir görülen plantasyonun ve muhteşem dağ manzarasının görsel gösterisinde gözlerinizi kamaştıracaktır.

İç Anadolu şehri Kayseri’nin güneyinde yer alan Erciyes dağını ziyeret etmenin en iyi zamanı Mayıs ve Ekim ayları arasıdır.

Erciyes Dağının özellikleri: Aktif olmayan bir yanardağ, İç Anadolu’nun en yüksek zirvesidir. Kuzey yamacında 700 metrelik bir dağ buzulu, 2100-2900 metre yüksekliğindeki doğu yamacında kış sporları merkezi olan Tekir platosu bulunmaktadır. Teleferikten Cobaninine’deki kamp alanına yürüyüş kış aylarında yaklaşık 2-3 saat sürer. Seytan Deresi’nin başındaki Çobaninine’den Mola tasi’ye tırmanış bir saat sürer ve kros kayaklarına tırmanmak popülerdir. Buradan, daha küçük zirvenin zirvesine ulaşmak yaklaşık 2-3 saat sürer. Kış aylarında Seytan Deresi’nde ve ilkbaharda (Mayıs ve Haziran) çığ tehlikesi vardır, düşen kayalardan dolayı kask takmak gerekir.

Ulaşım ve Konaklama: Kayseri’ye İstanbul ve Ankara’dan karayolu, tren ve uçakla ulaşılabilir. Tekir platosunda telefon bağlantılı, ısıtmalı 100 yataklı bir dağ tesisi ve ayrıca 100 odalı yeni bir otel bulunmaktadır. Kayseri’de çok sayıda otel ve restoran bulunmaktadır.

Tırmanma Ekipmanları: Krampon, halat, çekme, kask, çeşitli güvenlik ekipmanları (buz burgu ve çekiç gibi) ve kamp ekipmanları.

Tekir platosundan tırmanma: Bu en güvenli yükseliş. Hisarcık üzerinden ulaşılabilen dağ tesisi, Kayseri’ye 25 km uzaklıktadır. Tesisten çıkış ve iniş yaklaşık 8-10 saat içinde tamamlanabilir. Kuzey-batı cephesine tırmanmak biraz daha zor ama çok keyifli bir tırmanış. Kayseri’den Akılaryurdu üzerinden Hacılar’a, sonra da Sütdonduran Platosu’na (2850 m.) Gidin. Burada kamp kurulabilir.

Göreme Milli Parkı ve Kapadokya – Nevşehir – Türkiye Dünya Mirası … Alan, güneyde ve doğuda bir ucunda Erciyes Dağ (3916 m), diğer ucunda Hasan Dağ (3253 m) ile soyu tükenmiş volkanlar ile sınırlıdır… ayrıntılar hayaldefterim de…

Göreme Milli Parkı ve Kapadokya – Nevşehir – Türkiye Dünya Mirası

İç Anadolu platosunda, “peribacaları” veya kapüşonlar olarak bilinen dağ sırtları, vadileri ve zirveleri oluşturmak için erozyonla şekillendirilmiş volkanik bir manzara içerisinde yer alan Göreme Milli Parkı ve Kapadokya Kaya Alanları Nevşehir şehirleri arasındaki bölgeyi kapsıyor… Ürgüp ve Avanos, Karain, Karlık, Yeşilöz, Soğanlı ve Kaymaklı ve Derinkuyu yeraltı şehirleri. Alan, güneyde ve doğuda bir ucunda Erciyes Dağ (3916 m), diğer ucunda Hasan Dağ (3253 m) ile soyu tükenmiş volkanlar ile sınırlıdır. Kaya oluşumları, kiliseleri, troglodyte köyleri ve yeraltı şehirlerinin kaya oluşumları içindeki yoğunluğu onu dünyanın en çarpıcı ve en büyük mağara konut komplekslerinden biri haline getirmektedir. Jeolojik ve etnolojik açıdan ilginç olsa da, Hıristiyan kutsal alanlarının dekorunun eşsiz güzelliği, Kapadokya’yı ikonoklastik sonrası Bizans sanatının önde gelen örneklerinden biri haline getirmektedir.

Kalkolitik Dönemden beri devamlı yerleşim alanı…

Kuzeyde Kızılırmak, doğuda Yeşilhisar, güneyde Hasan ve Melendiz Dağları, batıda Aksaray ve kuzeybatıda Kırşehir ile sınırlanan Kapadokya bölgesi Kalkolitik Dönemden beri devamlı yerleşim alanı olmuştur. Alanın en önemli özelliği, Erciyes Dağı ve Hasan Dağı tüflerinin, rüzgar ve su aşındırması sonucunda oluşan olağanüstü kaya şekilleri ve kışın ılık, yazın serin olan ve bu nedenle her mevsim için uygun iç iklim koşulları taşıyan kayaya oyma mekanlardır.

Kapadokya’daki ilk manastır aktivitesinin ilk işaretlerinin 4. yüzyıla kadar uzandığı; Ve bu sırada Büyük Basileios’un öğretileri üzerinde hareket eden küçük anchorite topluluklarının Kayseri Piskoposunun kayada kesilen hücrelerde yaşamaya başladığına inanılmaktadır. Daha sonraki dönemlerde, Arap istilalarına direnmek için, sığınak olarak hizmet veren Kaymaklı veya Derinkuyu gibi troglody köylerine veya yeraltı kasabalarına toplanmaya başladılar.

Yeşilöz Theodoro Kilisesi…

Göreme, özellikle 7-13. yüzyıllar arasında baskılardan kaçan Hıristiyanların yerleşmesiyle Hıristiyanlığın önemli bir merkezi haline gelmiştir. UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan alanlar içinde, Göreme Milli Parkı, Derinkuyu ve Kaymaklı Yeraltı Şehirleri; Karain Güvercinlikleri, Karlık Kilisesi, Yeşilöz Theodoro Kilisesi ve Soğanlı Arkeolojik Alanı yer almaktadır.

Kapadokya manastırı ikonoklastik dönemde (725-842), sıkı bir minimum sembol (çoğu zaman heykel veya sıcak boyalı haçlar); tutan birçok kutsal alanın dekorasyonuyla gösterildiği gibi zaten iyi kurulmuştu. Bununla birlikte, 842’den sonra birçok rupestral kilise Kapadokya’ya kazılmış ve parlak renkli figüratif resim ile zengin bir şekilde dekore edilmiştir. Göreme Vadisi’nde Tokalı Kilise ve El Nazar Kilise (10. yüzyıl), St. Barbara Kilise ve Saklı Kilise (11. yüzyıl) ve Elmalı Kilise ve Karanlık Kilise (12. yüzyılın sonu – 13. yüzyılın başı) sayılabilir.

UNESCO Dünya Miras Listesi’ne Alınma Tarihi: 1985
Kategori: Doğal / Kültürel
Liste Sıra No: 357
Yeri: İç Anadolu Bölgesi, Nevşehir – Kayseri

Karlı mevsimde Türkiye’de tatil nerelerde yapılır … Haydi görelim sayfalarımızda yurt dışında yer alan tatil bölgelerini sizlerin beğenisine sunmuştuk. Kış aylarında yurt içinde de oldukça güzel tatil mekanları bulunmakta. ayrıntılar kent defterinde…

Karlı mevsimde Türkiye’de tatil nerelerde yapılır

Abant Gölü – Bolu

Heyelanlardan oluşan ve deniz seviyesinden 1328 metre yüksekte bulunan Tatlısu gölü olan Abant Gölü haftasonu kaçamağı ve kış tatili üzerine uğrak noktalardan biri. İstanbul ve Ankara’ya kısmen yakın bir konumda bulunan Abant gölünde keyifli doğa yürüyüşleri ve fayton gezileri yapabilirsiniz. Aynı zamanda 6,5 km’lik gölün her bir köşesini keşfetmek için at kiralayabilir ve adım adım bu doğa mucizesi olan bölgeyi keşfedebilirsiniz. Özellikle orman ve ağaç türleri bakımından zenginliğe sahip olması burayı doğa ve havası bakımından tertemiz kılıyor. Sakin bir haftasonu geçirmek ve şehir hayatından uzaklaşmak isteyenler için ideal bir yerdir.

Şavşat – Artvin

Artvin‘in ‘sakin şehir‘ unvanlı Şavşat ilçesi, sonbahar renkleriyle konuklarına yağlı boya tabloları andıran görüntüler vadediyor. Şavşat denilince akla ilk olarak Sahara Milli Parkı içinde, ladin ve çam ağaçlarıyla çevrili Karagöl geliyor. Günübirlik gezilerin yanı sıra çevresindeki ormanlık alanlarda kamp yapma imkanı da bulunan Karagöl, temiz havası ve doğasıyla ziyaretçilerini mutlu ederken özellikle sonbaharda fotoğraf tutkunlarına eşsiz manzaralar sunuyor. Yavuzköy, Papart Vadisi, Kelebekler Vadisi, Arsiyan Yaylası gibi doğal alanların yanı sıra geçmişi 10’uncu yüzyıla dayanan Şavşat Kalesi, Tibet Kilisesi gibi tarihi mekanları da bulunan Şavşat, sonbaharda yeşilin onlarca tonunun yanı sıra sarı, turuncu, kırmızı ve kahverengi renkleriyle adeta yağlıboya tabloları andırıyor.

Sarıkamış – Kars

5 yıldır tanık olduğunuz festival, oldukça eğlenceli görüntülere sahne olmaktadır. Festival Ocak ayında Sarıkamış Kayak Merkezinde gerçekleştirilmektedir. Festivalde en sevilen etkinlik arasında kuşkusuz atla cirit gösterisidir. Kızak yarışı, karda güreş yapma da izleyicilerin dikkatini çekmektedir. Karda kaşar yuvarlama da festivalde renkli görüntülerin yaşanmasını sağlıyor.

Kartepe – Kocaeli

Türkiye’nin en önemli kayak merkezlerinden olan Kartepe, her kış sezonunda yerli ve yabancı kayak severlerin akınına uğruyor. Heybetli dağları, fotoğraflık manzaraları, gölleri, dereleri, tarihi merkezleri ile misafirlerini kendine hayran bırakan Kartepe gezilecek yerler, yenilecek yemekler, yapılacak aktiviteler konusunda dört dörtlük bir merkez.

Uludağ – Bursa

Kış tatilinin vazgeçilmez efsane yerlerinden birisidir. Genelde varlıklı ve ünlü şahsiyetlerin boy gösterdiği bir tatil merkezidir Uludağ. Ülkemizin en popüler ve hareketleri yerlerinden olan Uludağ, kayak yapmak isteyenler için ortak merkezlerdendir. Birçok konser ve etkinliğin kış aylarında yaşandığı Uludağ, kent merkezine sadece 1 saat uzaklıkta yer alır. Oldukça etkileyici pistleri ve doğa güzelliği ile Uludağ…

Palandöken – Erzurum

Palandöken‘e geldiğiniz zaman elbette kayak yapmayı ihmal etmeyin deriz. Bununla birlikte telesiyeje binip manzarayı seyretmeyi ve karlar arasında yürüyüş yapmayı da unutmayın. Pek fazla bilinmez ama Palandöken aynı zamanda bir inanç turizmi merkezi. Bu nedenle Palandöken‘e gelmişken ilçe içerisinde yer alan türbeleri de ziyaret etmenizi tavsiye ediyoruz. Palandöken‘de ziyaret edebileceğiniz başlıca türbeler; Abdurrahman Gazi Türbesi, Pir Ali Baba Türbesi, Kümbetli Ahmet Baba Türbesi ve Maksut Efendi Türbesi.

Yedigöller – Bolu

Yedigöller son yıllarda kış aylarında oldukça turist çekmektedir. Her bir gölün ayrı ayrı muhteşem manzarası ve güzelliği oldukça etkileyicidir. Huzur ve sessizliğin hakim olduğu bu bölgede tatil yapmak kafa dinlemek isteyenler için ideal bir konuma sahiptir.

Kapadokya – Nevşehir

Doğal güzelliklerinin tabiat ile harmanlandığı Kapadokya, kış ayları içerisinde oldukça büyüleyicidir. Beyazlar içerisinde beyaz bir renge bürünen peri bacalarının içerisinde yer alan otellerde kalınabilir. Balon turu ile karlı tepelerin üzerinden geçmekte diğer eğlenceli yanlardan bir tanesidir.

Ilgaz Dağları – Çankırı

Kastamonu ile Çankırı arasında bulunan ve Batı Karadeniz‘in en yüksek dağlarından olan Ilgaz Dağı, doğal güzelliğiyle ziyaretçilerini cezbediyor. Ilgaz bölgeye gelenlere unutulmaz bir tatil imkanı sunmaktadır. Ilgaz Kayak Merkezi, çam ağaçları arasında ziyaretine gelenleri doğasıyla, doğal güzellikleriyle büyülüyor. Kayak yaparken, doğayla da iç içe bir tatil imkanı sunuyor.

Ayder Yaylası – Rize

Karadeniz’in cennet mekanı olan Ayder, kış aylarında da oldukça rağbet görür. Yaz kış demeden turistlerinde ilgisini çeken Ayder’de yaylaya çıkmak biraz cesaret işidir. Oldukça soğuk ancak temiz havasını almak her insana iyi gelir.

Kartalkaya – Bolu

Batı Karadeniz illerimizden Bolu’da ünlü Köroğlu dağları üzerinde yer alan Kartalkaya kayak merkezi her kış yerli ve yabancı kayak severlerin akınına uğruyor. En önemli kayak merkezlerimizden olan Kartalkaya’da 1850-2220 metre yükseklik kuşağı üzerinde tatilciler kış sporlarının tadını çıkarıyorlar. Günübirlik ve hafta sonu turlarının merkezi olan Kartalkaya, misafirlerine dağ manzaraları, her seviyeden pistler, lüks odalar, açık büfe köy kahvaltıları, sucuk ekmek partileri, konserler ve daha pek çok imkan sunuyor. Bavulunuzu hazırlayın, Kartalkaya’da bir gün değil, en az 1 hafta belki de bir ay geçireceksiniz.