Pınarbaşı Mağarası ve oyma müzesi – Konya – Türkiye’nin Dünya Mirası … . Selçuklu taş işçiliğinin şaheser üzerinde kabartmalı geometrik ve çiçek motifleri Selçuklu sülüsü’nde yazılan “Yasin ve El Fetih” sureleri vardır. ayrıntılar hayaldefterim de…

Pınarbaşı Mağarası ve oyma müzesi – Konya – Türkiye’nin Dünya Mirası

Mağara Beyşehir Kızılova Polyesi’nin güneybatı yamacında yer almaktadır. Beyşehir-Derebucak karayoluna tahsis edilmiş, Kızılova Polyesi ile Pınarbaşı köyüne ulaşıyoruz. Mağara köyün hemen yakınındadır. Pınarbaşı Krestase yatay kireçtaşı mağarası önemli bir fay üzerinde gelişmiştir. Mağaranın içinde büyük bir karst kaynağı geçmesi zor sifon ve göllerde bulunur. Bu nedenle sert bir mağara araştırması. Buna ek olarak, son derece sarkıt birikimi açısından son derece zengindir.

Taş ve Ahşap Oyma Müzesi

Selçuklu veziri Fakhr el-Din Ali Ata ile hadis bilimi (AH 663) hakkında eğitim verilerek 1254 yılında yaptırılmıştır. Mimar, Abdullah’ın Kelük oğludur. Selçuklu taş işçiliğinin şaheser üzerinde kabartmalı geometrik ve çiçek motifleri Selçuklu sülüsü’nde yazılan “Yasin ve El Fetih” sureleri vardır. Binanın iç avlusu, eyvan, sınıf ve öğrenci hücreleri. Kesme taş kaplı tuğla minaresi ve ön cepheden yapılmış bir taban malzeme kullanılarak akantus yaprakları ile süslenmiştir. Yarı ve on iki köşeli piramit şeklindeki üçgen, turkuaz mavi sırlı tuğla çift balkonun gövde köşeleri. 1901’de yıldırım düşmesinin ilk galerisi yıkıldı. 1956 yılında müze olarak açılmış, Selçuklu ve Osmanlı dönemine ait taş ve ahşap eserler sergilenmektedir.

Mezopotamya – Şanlıurfa – Türkiye’nin Dünya Mirasları … Urfa’da Sümer – Akad – Hitit, Babil – Keldani, Hurri – Mitanni, Aram – Asuriler, Medler ve Persler hakimiyet kazandı. M.Ö. II bin, son Ruhua veya Ru’ua’nın Ursu’larının Hitit ve Asur belgelerinin, Urfa’da olduğu söyleniyor. ayrıntılar hayaldefterim de…

Mezopotamya – Şanlıurfa – Türkiye’nin Dünya Mirasları

Mezopotamya, görkemli tarihi mekanlarında görüldüğü gibi çok zengin bir tarihe ve kültürel mirasa sahiptir. Tarih, haber taşı çağında M.Ö. 7.000 civarında başlar. MÖ 2.000 ile 1.500 arasında Hititleri MÖ 1.200 civarında izleyen Hurris geldi. Fırat ve Dicle Nehirlerini çevreleyen ülkede, üç dünya dininin iddia ettiği patrik İbrahim’i yaşadı. Bazıları, İbrahim’in şimdi Şanlıurfa olarak adlandırılan, Chaldees’in Ur olması gerektiği ve daha sonra şehirden Harran’a taşındığı düşüncesiyle doğduğunu düşünüyor. Harran önemli bir Mezopotamya tarihi ve kültür merkeziydi, en büyük ve en eski İslami evrenlerden birinin kalıntıları arkeolojik kalıntılar arasında görülebilir. 18. yüzyıl konağının restorasyonu Küçük Hacı Mustafa Hacıkamiloğlu Konağı tamamlandı. Yeniden açıldı ve şimdi bir sanat galerisi olarak hizmet veriyor.

Şanlıurfa hakkında…

Paleolitik tarihin Urfa (M.Ö. 500000-8000) tarihine kadar uzandığı belirlenmiştir. Neolitik Çağ (M.Ö. 7250-5500), Kalkolitik Çağ (M.Ö. 3200-5500) ve bronz çağının ilki (M.Ö. 3200-1800) kazılarında çok sayıda değerli eser bulunmuştur. Urfa’nın belgelerine dayanan bazı iddialara göre, Nuh Tufanı şehirlerinden veya Peygamber İdris olan Peygamber zamanında ilk kez. Faraci Abul bu görüşte. Urfa’da Sümer – Akad – Hitit, Babil – Keldani, Hurri – Mitanni, Aram – Asuriler, Medler ve Persler hakimiyet kazandı. M.Ö. II bin, son Ruhua veya Ru’ua’nın Ursu’larının Hitit ve Asur belgelerinin, Urfa’da olduğu söyleniyor. Şehir, Ur, Keldan Ur, Ur Harran, Orhei, Orhay, Vurhai, Edessa, Diyar Mudar, (Bölge ile) Ruh, Reha ve Urfa isimlerini alan Şanlıurfa’nın sonuncusuydu.

Makedonya Kralı Urfa’ya hakim oldu. (MÖ 332). Bu döngü, MÖ 132’de krallık Asraane ile sona erdi. MS 250 yılına kadar süren Osroane Krallığı dönemi Hıristiyanlık için büyük önem taşımaktadır. Kral Abgar Osroane Ukomo’nun (Kara Abgar) dönemi, Hıristiyanlığı Peygamber’in resmi dini olarak kabul eden dünyanın ilk hükümdarıydı ve Peygamber İsa’nın bildiği dini yaymak için Urfa’ya davet edilen LSA’ya karşılık geldi. Peygamber mendilinin mucizevi görüntüsünün bu davetini sildi ve yüzünü sildi Urfa’ya kutsanmış Ukomo’ya kutsanmış bir Abgar mektubu gönderdi. Bu nedenle bugün bile Urfa’daki Hristiyanlara “Kutsal Şehir” deniyor. Hıristiyanlıkta kutsal olan bu mendil, Urfa’ya inandığı düşmanlardan uzun süre korur. MS 944’te Doğu Bizans İmparatoru Ioannes Kurkuas’taki kuvvetlerin komutanı, İsa’nın Urfa üzerinde yürüyen bu mucizesinin bir resmini çekmeyi başardı ve İstanbul’da büyük bir tören düzenledi.

11 Nisan 1920’de zaferle Türklerin oldu…

Urfa’nın ilk yıllarında Hıristiyanlığı kabul eden, İslam’ın ilk yıllarında kabul gören. (AD 639). 1071 yılında Selçuklu Sultanı Alpaslan, birçok Haçlı ilçesinde bağımsız olan (MS 10,981,144) Urfa kentinin kuşatması kuruldu. Imadeddin Zengi’de 1144, 1182’de Urfa’ya Saladin hakim oldu. 1240 ve 1250 yıllarında Moğol Hulagu Hanı 1260 yılında bölgeyi yağmaladıktan sonra yaktı. Urfa 1404’te Akkoyunlu, 1514’te ve 1517’de Osmanlı İmparatorluğu’nun eline geçen Safeviler dahil edildi. 24 Mart 1919 İngiliz, 30 Ekim 1919, Fransızlar tarafından işgal edildi. Fransızlara ve savaşa karşı halkın verdiği direniş, 11 Nisan 1920’de yerel halk olan Türklerin zaferiyle sonuçlandı.

Mevlana Müzesi – Konya Kültür kenti – Türkiye’nin Dünya Mirası … Sikke ve arakıye, omuz ve bornoz, kanepe ziyaretçileri olan Kebir, bu kez 990 adet antika halıların her birinin önünde cam bölme olmadan gösteriliyor ve kaba taneli tespih terbiyesi büyük Arif Çelebi izlemesinden biri. ayrıntılar hayaldefterim de…

Mevlana Müzesi – Konya Kültür kenti – Türkiye’nin Dünya Mirası

Yılın her günü dolup taşan dünyanın çeşitli ülkelerinden ziyaretçiler ve Konya’daki Mevlana Müzesi, Türkiye’nin ziyaret edilmesi gereken en popüler turistik yerlerinden biridir. Her ayın son Perşembe günü düzenlenen ücretsiz sema şovu Konseyin inisiyatifiyle izlenebilir.

Mevlana ve ailesine dualar…

Park giriş turnikelerinden geçen ve çeşme ve ziyaretçilerin ilk karşılaştığı küçük bir yüzme havuzu olarak çiçeklerle süslenen Mevlana Müzesi. Burada çeşmeden suyu olanların yanı sıra çeşme isteyenler sık sık para attılar. Mutfakta sağ bölüm (mutfak) kompozisyonları hazırlanan mankenler mutfak aleti, teçhizat yer alıyor. Kapıda ayaklar, Mevlana müzesini ziyaret etmek için ayakkabı poşetleri giyen ziyaretçiler müzede sergilenen eserleri görmeye başlıyor, fotoğraf çekiyor ve mevsim sandukalarla kaplı Mevlana ve ailesi de dua ediyor.

Mevlana’ya ait herşey…

Cam dolapların büyük bir bölümünde Mevlana müzesi cübbesi, perdelik kumaş, şeffaf lambalar, pamuklu hırka, tinea Tebriziye atlı başlıklar sergilenmektedir. Müze salonunun başka bir bölümünde orgy, sırlı, Destegül (bolero), saten bornoz Sultanı Velen, Mesnevi ekranı. Enstrümanlar, fildişi, sedef kakmalı müzede ud, ney, çeşitli kamış flütleri, davul, keman, kudu, halit (oyun parası) bulunmaktadır. Sikke ve arakıye, omuz ve bornoz, kanepe ziyaretçileri olan Kebir, bu kez 990 adet antika halıların her birinin önünde cam bölme olmadan gösteriliyor ve kaba taneli tespih terbiyesi büyük Arif Çelebi izlemesinden biri.

Kürsü, su kaseleri, şamdanlar, bronz şamdanlar, taşlı çorba ve odanın çeşitli yerlerinde parçalar içeren cam vitrinler olan Globe-i Sema, Körük, nihai çıktıyı ele geçiriyor. Sakal-ı Şerif bu bölümün ortasında bulunur. Sergi, buhurdan, akik taşları, saatler, anahtarlar ve kese, mum makası etrafında sergileniyor. Kutuda gümüş Kur’an, Kur’an Suresi Maryam, Kur’an-ı Kerim, Mesnevi Şerhi, İbn Abbas mecmua şiiri bulunmaktadır.

Mevlana – Konya Kültür kenti- Türkiye’nin Dünya Mirası … Sultânü’I-Ulema Bahaeddin Konya’ya davet edildi. Bahaeddin Sultan daveti kabul etti ve 3 Mayıs 1228’de ailesi ve arkadaşları ile Konya’ya geldi. ayrıntılar hayaldefterim de…

Mevlana – Konya Kültür kenti- Türkiye’nin Dünya Mirası

Mevlana’nın tarihe geçen sözlerinden;
“Gel, gel, ne olursan ol yine gel,
İster kafir, ister mecusi,
İster puta tapan ol yine gel,
Bizim dergahımız, ümitsizlik dergahı değildir,
Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da yine gel…”

Bugün Afganistan sınırları içinde 30 Eylül 1207’de Horasan Toprakları’nda Belh şehrinde doğdu. Mevlana’nın Belh şehrinin babası büyükleri ve vaizin oğlu unvanına sahip sağlık “Bilginler Sultanı” Hüseyin Veled’di. Bahaeddin. Annesi Behl Rükneddin’in Hatun mümin Emiri’nin kızıydı.

Sultânü’I-Ulema Bahaeddin, bazı siyasi olaylar ve yaklaşan Moğol istilası nedeniyle Balkh’ı terk etmek zorunda kaldı. 1212 veya 1213’te Sultânü’I-Ulema, aile üyeleri ve yakın arkadaşları ile Balkh’dı. Sultânü’I-Ulema Nişabur ilk durağıydı. Ünlü Sufi Feriduddin Attar ile tanıştığı Nişabur’da. Genç yaşına rağmen Mevlana Feridüddin Attar ilgi ve takdir çekti.

Nişabur Bağdat’tan Sultânü’I Ulema daha sonra Küfe Kâ’be’den geçti. Hac yaptıktan sonra Şam’a dönüyordum. Şam’dan sonra Malatya, Erzincan, Sivas, Kayseri, Lârende’ye (Karaman) yolu ile geldi. Subaşı, Emir Musa tarafından yaptırılan medreseye yerleşti. 1222 yılında Karaman Sultânü lem / -Ulema ve ailesi 7 yıl burada kaldı. Mevlana, 1225 yılında Karaman’da Babe Gevher Sharaf’ın kızı Lala ile evlendi. Mevlananın Veled ve Sultan adında iki oğlu vardı. Yıllar sonra Rumi’nın dul eşi Gevher’ü kaybeden bir çocukla Kerra Khatun ikinci evliliği oldu. Bu evlilikte Muzaffereddin ve Amir Alim Chalabi, adında iki oğlu ve bir kızı oldu.

“Altunapa medresesi”

Bu yıllarda Anadolu’nun büyük bir kısmı Selçuklu Devleti’nin yönetimi altındaydı. Konya bu eyaletin başkentiydi. Konya, sanat eserleri ile bilim adamları ve sanatçılar ile doldu taştı. Kısacası, Selçuklu İmparatorluğu hükümdarı hayatta ve en parlak dönemindeydi. Sultânü’I-Ulema Bahaeddin Konya’ya davet edildi. Bahaeddin Sultan daveti kabul etti ve 3 Mayıs 1228’de ailesi ve arkadaşları ile Konya’ya geldi. Sultan Alaeddin büyük törenle tanıştı ve ikametgahına Altunapa (İplikçi) medresesi tahsis edildi. Sultanü’l-Ulema 12 Ocak 1231’de Konya’da öldü. Bir mezar yeri olarak Selçuklu Sarayı Gül Bahçesi seçildi. Halen Mevlana Derviş Köşkü yerine müze olarak kullanılan bugün gömüldü. Veled Karamana yerleşmek istedi.

“Mevlana ve Şems-i Tebrizi”

Sultânü’I-Ulema öldü, Mevlana’nın öğrencileri ve takipçileri bu dönemde toplandı. Mevlana babasının tek varisi olarak. Rumi İplikçi Medresesi’ni vaaz eden büyük bir bilim ve din bilginiydi. Vaazlarını dinlemek için gelen insanlarla doluydu. Mevlana Şems-i Tebrizi 15 Kasım 1244’te karşılaştı. Mevlana Şems “mutlak olgunluğun varlığı”nın “Tanrı’nın ışıkları” olduğunu gördü. Fakat kravat uzun sürmedi. Şems birden öldü. Mevlana Şems’in ölümünden uzun yıllar sonra gitti. Daha sonraki yıllarda Selahaddin Zerkubi ve Hüsameddin Çelebi, Şems-i Tebrizi doldurmaya çalıştı.

Balıklı Göl – şanlıurfa – Türkiye’nin Dünya Mirasları … Nemrut İbrahim’i ölüm cezasına çarptırdı ve şehrin ortasında büyük bir ateş inşa edildi. Mucizevi bir şekilde, tıpkı İbrahim ateşe atıldığında, alevler suya, kütükler balığa dönüştü. ayrıntılar hayaldefterim de…

Balıklı Göl – şanlıurfa – Türkiye’nin Dünya Mirasları

Binlerce kutsal sazan ve İncil tarihine göre kutsal bir göl.

Hz. İsa’nın kaşlarını sildiği mendil Hükümdarı tedavi etti

Urfa, Türkiye’nin adıyla ilgili birçok İncil hikayesi var. Bazıları bunun Tanrı’nın Job’u test ettiği yer olduğuna inanıyor ve diğerleri de Hz. İsa‘nın kaşlarını silmiş bir mendil tarafından tedavi edilen bir hükümdardan bahsetti. Ancak Urfa’nın en ünlü hikayesi İbrahim Peygamber’le ilgilidir.

“Ateşler suya, kütükler balığa dönüştü”

Efsane, İbrahim’in burada doğup büyüdüğünü ve sadece putperestliğe savaş ilan etmekle kalmayıp aynı zamanda kralın kızı Zeliha’nın kalbini kazandığında Kral Nimrod‘un gazabına uğradığını söyledi. Nemrut İbrahim’i ölüm cezasına çarptırdı ve şehrin ortasında büyük bir ateş inşa edildi. Mucizevi bir şekilde, tıpkı İbrahim ateşe atıldığında, alevler suya, kütükler balığa dönüştü.

O zamandan beri, İbrahim Havuzu ve içinde yaşayan sazan kutsal kabul edildi; Ayrıca –Zeliha Havuzunun Zeliha’nın gözyaşlarından oluştuğu ve onları yiyen herkesin kör olacağı söyleniyor.

Balıkları beslemek sadece teşvik değil, aynı zamanda gereklidir, çünkü balık sürüsü kitleleri, Balıklı Göl’ün ziyaretçileri ve turistlerinin beslenmelerini sağlamak için yiyeceklere bağlıdır.

Aya Elena Kilisesi – Konya Kültür kenti – Türkiye’nin Dünya Mirası … Kilisenin ana kubbesinde kilisenin dört sütunu üzerinde üç nef vardır. Kilisede kereste, apsis ve ana alanı ayıran ahşap sıva örgüsü üzerinde süslü bir sıva ile sandalye vaaz sanatsal bir başyapıttır. ayrıntılar hayaldefterim de…

Aya Elena Kilisesi – Konya Kültür kenti – Türkiye’nin Dünya Mirası

Bizans İmparatoru’nun annesi İsa’nın doğumundan 327 yıl sonra Helena, hac için Kudüs’e giden yol, Hıristiyanlığın ilk çağlarına ait oyma tapınakların Hıristiyanların Sille’de bir tapınak inşa etmeye karar verdikleri Konya’da durdu. Mihail Arkhankolos adına kilisenin temelini atma töreninde mevcut. Yüzyıllardan günümüze kadar kilisede onarımlar görülüyor. Kilisenin onarımı, iç yapısı üzerine Yunanca harflerle yazılmış bir Türk yazıtı kilisenin tarihi hakkında bilgi vermektedir.

Bu yazıt 1833 tarihlidir. Kilisenin zorunlu tamiratı, Osmanlı Padişahı Sultan Mecit Dönemi’nde kilisenin dördüncü kez onarıldığı yazıtta üç satırlık bir yazıt vardır. Sille kesme taş kilise ile yapılmış. Odalar avludaki kayaya oyulmuştur. Kuzeye açılan kilise kapılarının dış narteksine girildi. Burada kadınların rolü iki yönlü taş merdivenler. Kilisenin ana kubbesinde kilisenin dört sütunu üzerinde üç nef vardır. Kilisede kereste, apsis ve ana alanı ayıran ahşap sıva örgüsü üzerinde süslü bir sıva ile sandalye vaaz sanatsal bir başyapıttır. Peygamber kubbesi geçişleri ve taşıyıcı ayaklar. İsa, Peygamber. Meryem Ana ve havarilerinin resimleri var.

Alaaddin Camii – Konya Kültür kenti- Türkiye’nin Dünya Mirası … Selçuklu Sultanı I. Mesud Rüknettin başlamış, Kılıçaslan II (1156-1192) tamamlamak için inşaata devam etmiş ve 1221 yılında Sultan Alaeddin Keykubat tarafından açılmıştır. ayrıntılar hayaldefterim de…

Alaaddin Camii – Konya Kültür kenti- Türkiye’nin Dünya Mirası

Konya, Anadolu Selçuklu Dönemi’nin en büyük ve en eski camisidir. Höyüğün üzerine inşa edilmiş yüksek bir tepe üzerinde Alaaddin şehir merkezi. Selçuklu Sultanı I. Mesud Rüknettin başlamış, Kılıçaslan II (1156-1192) tamamlamak için inşaata devam etmiş ve 1221 yılında Sultan Alaeddin Keykubat tarafından açılmıştır. Cami, İslami mimari yapı tarzında inşa edilmiştir. Ahşap ve toprak ile kaplı. Ormanı anımsatan sütunların içinde. Bizans ve klasik dönemlere ait 41 taş mermer kolondan oluşmaktadır. Caminin minberi, en ilginç şeylerden biri. Minber geçmişi ve Anadolu Selçuklu ağaç işlemeciliğinin en güzel örnekleri. Berti tarafından 1155 yılında yapılan Mengu Ahlatlı bir başyapıt. Sunak önünde fayans ve süslü karo ile süslenmiş bir kubbe ile örtülü bir alan mevcuttur. Fayans sunak ve kubbeler kısmen sökülmüştür.