Hayata Dair

Batıcılık-20’nci Yüzyılda Osmanlının durumu

Batıcılık-20’nci Yüzyılda Osmanlının durumu … “batılı bir medenî kanunun kabulünü, şeriat mahkemeleri yerine laîk mahkemelerin kurulmasını, Lâtin harflerinin kabulünü, tekke ve zaviyeler ile bütün medreselerin kapatılmasını, fesin kaldırılıp başka bir başlığın benimsenmesini, millî bir ekonominin kurulmasını savunuyorlardı…” ayrıntılar hayaldefterim de…

Batıcılık-20’nci Yüzyılda Osmanlının durumu

e. Batıcılık :

Kaynağını Tanzimat ve hatta ondan önceki ıslahat hareketlerinden alır. Batının sosyal, siyasi, ekonomik ve felsefi görüşlerinin ifade ettiği bir devlet anlayışını benimser.

Bu görüşe sahip kişiler, devletin ancak batılılaşarak kurtulabileceğini savunmaktadırlar. Yalnız siyasi alanda değil, sosyal, hukuki ve ekonomik alanda da değişikliklerin olmasını istemişlerdir. Bundan dolayı meşrutiyetleri yeterli görmemişlerdir.
Ilk olarak askeri alanda başlayan batılılaşma hareketi, daha sonraları devlet ve toplum hayatında da etkili oldu.

l. Meşrutiyete kadar süregelen batılılaşma hareketlerinin önderleri ya padişahlar ya da onların destekledikleri sadrazamlardır, l. Meşrutiyetten sonra batılılaşmanın önderleri yönetim kadrosunun dışında bulunan Jön Türklerdir.

Batıcılık ikinci Meşrûtiyet döneminde bir düşünce akımı hâlini aldı. Bu düşünceyi savunanlar çıkardıkları dergilerde görüşlerini yaymaya çalıştılar. Batının üstünlüğünün bilime dayalı olduğunu ve ona karşı gelmenin doğru olmadığını açıkladılar. Onlar, tek kadınla evliliği, kadın haklarını, batılı bir medenî kanunun kabulünü, şeriat mahkemeleri yerine laîk mahkemelerin kurulmasını, Lâtin harflerinin kabulünü, tekke ve zaviyeler ile bütün medreselerin kapatılmasını, fesin kaldırılıp başka bir başlığın benimsenmesini, millî bir ekonominin kurulmasını savunuyorlardı.

Batıcılar arasında görüş ayrılıkları vardı. Batıcıların bir bölümü Avrupa’dan her şeyi al-maya gerek yoktur, batılıların teknolojisi alınmalı fakat kültürü alınmamalı görüşündeydi. Diğer bir bölümü ise tek bir medeniyet vardır o da batı medeniyetidir, gülü ve dikeni ile alınmalıdır diyordu.

Daha Fazla Göster
Başa dön tuşu