Hayata Dair

Hayat Hakkı-Mülkiyet Hakkı-Şeref ve Haysiyetin Korunması

Hayat Hakkı-Mülkiyet Hakkı-Şeref ve Haysiyetin Korunması … “Buna göre baktığımızda anarşi ve kargaşa, kan gütme ve intikam alma, can ve mal güvenliğini ortadan kaldıran sapıklıklar cahiliye adetlerindendir…” ayrıntılar hayaldefterim de…
M. Emin DEMİRÇİN

Hayat Hakkı-Mülkiyet Hakkı-Şeref ve Haysiyetin Korunması

İslam, kişinin maddi ve manevi varlığını bir bütün ve bu dünyada yaşamasını en tabii bir hak olarak telakki eder. Nitekim İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin 3, 12, 17. maddelerinde yer alan hayat hakkı, mülkiyet hakkı, şeref ve haysiyetin korunması gibi hususları beyanla Allah Resulu şöyle buyurmuştur:

İnsanlar,
Bugününüz nasıl mukaddes bir gün, bu ayınız nasıl mukaddes bir ay, bu şehriniz nasıl mukaddes bir şehir ise biliniz ki canlarınız, mallarınız ve namuslarınızda öylece mukaddestir. Her türlü tecavüzden korunmuştur.

Ashabım,
Sakın benden sonra eski sapıklıklara dönüp de birbirinizin boynunu vurmayınız. Cahiliye devrinde güdülen kan davaları da tamamen kaldırılmıştır. Kaldırdığım ilk kan davası Abdul Muttalib’in torunu (amıcazadem) Rabia’nın kan davasıdır. Buna göre anarşi ve kargaşa, kan gütme ve intikam alma, can ve mal güvenliğini ortadan kaldıran sapıklıklar cahiliye adetlerindendir.

İlk defa kendi aile çevresinden bir kan davasının ortadan kaldırılması da onun eşsiz liderliğinin bir örneğidir. Burada can güvenliği insanda fitri bir temayül olan mülkiyet hakkı, manevi yönünü bütünleyen namus ve şeref haşyetin kutsiyeti ve dokunulmazlığı ile birlikte ifade edilmiştir.

Daha Fazla Göster
Başa dön tuşu