Gez-Gör

Adalar gezisinde-Tarih-Mimari-Deniz-Doğa-Yürüyüş-Tatil

Adalar gezisinde-Tarih-Mimari-Deniz-Doğa-Yürüyüş-Tatil … Birkaç gün yakınlarda bir yerlere kaçsak diye düşünüyorsanız doğanın yeşili, adaların mavisiyle buluşmaya hazır mısınız! ayrıntılar kent defterinde…

Adalar gezisinde-Tarih-Mimari-Deniz-Doğa-Yürüyüş-Tatil

İstanbul da yılın yorgunluğunu üzerinizden atmak, şehrin koşuşturmacasından, bazen de monotonluğundan kaçmak istiyorsunuz. Yazın aylarında da nede olsa içiniz kıpır kıpır.

Büyükada – Adaların en ünlüsü

Köşkleri, plajları ve çam ormanlarıyla birçok filme ve kitaba konu olmuş̧ Büyükada her mevsimde başka bir hikaye anlatır. Özellikle ilkbahar zamanı mimozalar, manolyalar ve erguvanlarla giyinmiş̧ sokaklarında faytonla gezerken çıkan ses, bir masalın içinde adeta arka fonda müzik yapar. Büyükada, doğa ve yürüyüş meraklıları kadar mimari meraklılarının da ilgisini çeken bir adadır. 1940’larda başlayan “Ada’da yazlığa gitmek” modası bugün yerini yaz-kış Ada’da yaşama haline çokça bırakmıştır. Dil Burnu ve Yörük Ali Plajı yürünebilecek en güzel noktalardan olup, ayrıca burada piknik yapma ve denize girebilme imkanı da vardır. Adada yapılacak bisiklet ya da fayton turunun yanında; Adalar Müzesi, Aya Yorgi Manastırı, Ada’nın ve Avrupa’nın en eski ahşap yapılardan bir tanesi olan Rum Yetimhanesi, Con Paşa ve İzzet Paşa köşkleri, Reşat Nuri Güntekin evi kesinlikle görülmeye değer yapılar.

Heybeliada – Yeşilin dinginliği ve huzuru içinde tatlı bir neşe

Eski adı, Yunanca bakır anlamına gelen Halki’dir. Nüfusun yaz-kış kalabalık olduğu Büyükada’dan sonra ikinci adadır. İskeleden inince solda Deniz Lisesi’ne bağlı binaların arasında geçip, şu an faaliyeti olmayan Heybeliada Sanatoryumuna ulaşılır. Kırmızı duvarlı Aya Nikola Rum Kilisesi ve Refah Şehitleri Caddesi’ndeki konakların hepsi görülmeye değer. Sakin ve dingin sokakları, kedileri ve küçük çarşısıyla samimi bir havası olan adanın güneyinde yer alan Çam Limanı’ndaki sakin koyda ise keyifle vakit geçirebilirsiniz.

Burgazada – Sessiz, sakin bir buluşma

Daha önceleri adı güvenli liman anlamına gelen Panormos ismiyle anılan ada, bir dönem de Antigone adını almış. Burgazada denilince, adaya gelir gelmez heykeli ile de karşılaştığınız Sait Faik akla gelir. Çayır Sokak’taki Sait Faik Müzesi, Gezinti, Gönüllü ve Mehtap caddelerinde yer alan Burgazada’nın en güzel evleri, Hristos Manastırı, Avusturya Manastırı ve özellikle Aya Yorgi Manastırı ve Kilisesi adanın başka bir rengi ve görülmeye değer yerlerinden… Ayrıca Sait Faik’in de en sevdiği yerlerden biri olan Kalpazankaya’nın güzel manzarasında akşam yemeği eşliğinde gün batımını seyre dalmak ise bambaşka bir keyif.

Kınalıada – Kendisi minik huzuru kocaman bir ada

İstanbul’a en yakın, en küçük ada olan Kınalıada’nın tamamını turlamanız 45 dakikanızı alır. Şehirden hızlıca kaçmak, derin bir sessizlik içinde kitap ve müzik keyfiyle ruhunuzu doyurmak istiyorsanız, burası tercih edebileceğiniz adreslerden. Bizans döneminde, İstanbul’a yakınlığı sebebiyle ada sürgünlerinin çoğu buraya getirilmiştir. Bu sürgünlerin en önemlisi Romen Diyojen’dir. Ada rıhtımında yer alan Kınalıada Camii, Adalar’daki tek Ermeni Kilisesi Surp Krikor lusavoriç, Rumlara ait olan Khrasitos Ortodoks Kilisesi görülebilecek yerler arasında.
Kaynak: hayaticinde

Daha Fazla Göster
Başa dön tuşu